Hue Vietnamcada armoni anlamına geliyormuş. İsminin anlamını hissettiren ve taşıyan kaç şehir vardır ki. Her ne kadar şu anda varlığını sürdürmese de kraliyet ailesinin abartılı olmayan ihtişamını sarayda, kendilerine yaptıkları mezarlarda, tapınaklarda hissedilebiliyor. Bahçelerdeki göletlerin, rengarenk çiçeklerin muhteşem bir mimari ile birleştiği tüm eserler insana inanılmaz bir görsel şölen sunmanın yanı sıra insanın içini huzurla dolduruyor.
1802 yılında Emperor Nguyen Gia Long yeni Vietnam Hanedanını kurduğunda tüm ülkeden şairleri, filozofları, sanatçıları Hue’ye getirtmiş ve şehri Feng Shui felsefesine göre kurmuş. Kentin planlanmasında beş ana nokta (merkez, batı, doğu, kuzey, güney), beş madde (toprak, metal, tahta, ateş ve su), ve beş renk (sarı, beyaz, mavi, siyah ve kırmızı) arasında muhteşem bir uyum sağlanmış. Hue sadece mimarisi ile değil aynı zamanda kraliyet müziği ve Nguyen ailesinin bıraktığı yazıtlarla da UNESCO koruması altına alınmış.

Nasıl Geldik?
Da Nang’dan Hue’ye Otobüs Yolculuğu
Bir önceki gün Da Nang’daki motosiklet gezisinden çok geç döndük. Biletleri bir gün önceden almak istiyorduk ve bu yüzden Google Maps’de Sinh Tourist’in kapalı olduğu yazısına aldanmadan şansımızı denedik. 8’de kapanıyormuş gerçekten gidip gözlerimizle görmüş olduk. Biz de mecbur sabah otobüsüne yetişmek için erkenden ofise gittik. Ne yazık ki sabah otobüsünde yer kalmamış, 14.30 otobüsüne aldık biletlerimizi. Saat 17.00 civarında Hue’ye varmıştık. Rotamız üzerindeki şehirlerden otobüsün şehir dışında indirdiği tek yer Hue, burada da servisle merkezdeki ofise bırakıyorlar. Servisten haberi olmayan bir kaç kişi vardı, sormak lazım.

Nerede Kaldık?
Bon Ami Hostel (Lokasyon)
Sinh Tourist servis aracı bizi tam olarak şehir merkezinde bıraktı. Buradan otelimize ulaşmamız da 1 dakika sürdü. Bıcır bıcır bir sürü kızın işlettiği sevimli bir hostel çıktı karşımıza. Çok yardımcı oluyorlar, duvarlarda asılı bir sürü tur seçeneği var. Motosiklet kiralıyorlar ve kredi kartı ile ödeyebiliyorsunuz. Otelden de kahvaltısından da memnun kaldık. Tek sıkıntı Hue’deyken cüzdanımdan bir miktar paranın eksildiğini fark etmem oldu. Da Nang ya da Hue’de kaldığımız otellerden birinde ne yazık ki hırsızlık yaşadık.
Ücreti: İki kişilik tuvaleti banyosu ve penceresi olan kahvaltı dahil gecelik 15 Dolar
Neler Yaptık?
Pho Di Bo Yaya Yürüyüş Yolu
Hue merkezde akşam saatlerinde sokaklar trafiğe kapatılıyor. Arada sokakta dans edip şarkı söyleyenler, müzik yapanlar oluyor. Restoranların, tarz kafelerin olduğu bu hareketli sokakta yürümek bize çok keyif verdi. Zaten kaldığımız otel de bu caddede olduğu için bir ucundan diğer ucuna sürekli gezip durduk.
Hue Motosiklet Rotası
Normalde insanlar Vietnam’ı güneyden kuzeye motosiklet ile geziyorlarmış. Biz bunun aksine otobüs kullanıp neredeyse her şehirde motor kiraladık. Güneydoğu Asya’da şimdiye kadar katıldığımız (trekking hariç) turları çok güzel bulmadık. Tam anlamadan koştur koştur diğer mekana götürüyorlar, özel turlar da çok pahalı olunca en kolay şey motor kiralamak oluyor. Kaldığımız Bon Ami Hostel motor kiralıyordu. Günlük 140000 VND (6 Dolar) kira bedeli ve 50000 VND (2.15 Dolar) benzin masrafı ile günü tamamladık. Nereleri gezdik buraya ekledim🙂

Trang Tien Köprüsü (Trang Tien Bridge)
Bu köprü Paris’teki Eiffel kulesinin mimarı Gustave Eiffel tarafından tasarlanmış ve 1899 yılında yapımı tamamlanmış. Biz Kraliyet şehrini görmek için Parfüm Nehrini geçerken kullandık bu köprüyü. Hava kapalı ve yağmur yağmak üzereydi. Kapalı ve gri hava, nehrin rengi, çelik köprü bana sanki bir Avrupa şehrindeymişiz havası verdi.
İmparatorluk Şehri (Imperial City)
Hue 1802-1945 yılları arasında Vietnam’ın son imparatorluğu olan Nguyen Hanedanlığına başkentlik yapmış. Şehrin en turistik yeri ise son imparator Bao Dai meşrutiyeti fes edene kadar bu hanedanlığın yıllarca yaşadığı imparatorluk şehri (Imperial city) ile kral ve ailesine özel olan ve başka kimsenin giremediği meşhur yasak şehir (Forbidden Purple City). Kaldığımız şehir merkezinden yürüyerek 20 dakikada ulaştığımız imparatorluk şehri gerçekten büyüleyici. Bizim rotamızı buraya ekliyorum.

İmparator Mezarları (Royal Tombs)
İmparatorluk şehrinin yanı sıra şehrin görülmeden dönülmeyecek yerleri imparator mezarları. Toplamda 7 tane olan kral mezarlarının iyi durumda olanları ve Hue tarihi şehir biletinin içinde olan 3 tanesi Minh Mang, Tu Duc, and Khai Dinh mezarları bizim rotamızda yer aldı. Ulaşım için motosiklet kiralayıp gezdiğimiz rota bizi çok etkiledi.

Rickshaw ile İmparatorluk Şehrine Gidiş
Rickshaw ilk olarak 1868 yılında Japonya’da ortaya çıkmış. Vietnam’da ise 1883 yılında Jean Thomas Raoul Bonnal, Resident-Superior Japonya’dan Hanoi’ye getirttiğinde görülmüş. İnsanlar gündelik hayatlarında yürüyerek seyahat ederken rickshaw bir anda zenginlik göstergesi olmuş. Kraliyet zamanında kraliçe tarafından oldukça sık kullanılan rickshaw şu anda imparatorluk şehrine gitmek için turistlerin ulaşım tercihi durumunda. Bir de eskiden insanlar çekerken şimdi bisiklet monte edilmiş, o şekilde ilerliyor. Biz ise eski zamanın sıradan insanları gibi yürümeyi tercih ettik.
Terkedilmiş Su Parkı (Lokasyon)
Hue’de kraliyet eserlerinin arasında dolanırken küçük bir kaçamak yapıp terk edilmiş bu su parkına rotayı çevirdik. Kapıdaki güvenlik görevlileri ana kapıdan girmenizi engelliyor. Gizlice girme yolları varmış ama biz bulamadık efendi gibi gidip görevlilere rica ettik (rüşvet verdik diyelim) ara bir patikadan içeriye girdik, kocaman ejderhanın önünde fotoğrafımızı çekip yine efendi gibi çıktık. Park büyük, instagramlık çok yer vardı, biz yarım saat bakınıp yolumuza devam ettik.
Posta Kartlarımız Yola Çıktı
Vietnam gezimizin en keyifli yanlarından bir tanesi de özene bezene seçip bulduğum posta kartlarını dostlarımıza yollamamız oldu. Hala yoldaysak ve bu yazıyı okursanız bize yazın mutlaka en güzelini seçip atalım:)
Yeme-İçme
Secret Lounge Hue (Lokasyon)
Çamaşırlarımızı yıkatmak için ara sokaklarda dolanırken bulduğumuz bu gizli bahçe çok hoşumuza gitti. Bilgisayarlarımız ile çalışacak bir yer arıyorduk bize uzatma kablosu da sağladılar. Beyaz şarap ve mojito eşliğinde kalabalık olana kadar takıldık. Normalin biraz üzerinde para vermiş olsak da oldukça keyifliydi.
Adını bilmediğimiz restoran (Lokasyon)
Akşam yemeği için şehirde mekan aramaya koyulduğumuzda fiyatları uygun olan muhtemelen yeni açıldığını tahmin ettiğimiz bir deniz ürünleri restoranı bulduk. Hue mutfağının özelliği yemeklerin çok acı olması. Acıyı sevmemize rağmen aşırı acı olan deniz mahsulleri çorbasını burnumuz yana yana yedik. Biranın yanında fıstık getiriyorlar ya işte en sevdiğim! Toplam 250000 VND (10.77 Dolar) bırakıp çıktık.
Xin Chao Beer & Coffee (Lokasyon)
Motosiklet kiraladığımız gün akşam yemeği için gittiğimiz yeri beğenmeyince merkeze döner dönmez kendimizi Hue’nin keyifli sokaklarından birindeki bu mekana attık. Vietnamlı gençleri taklit edip, biramızı ve midye çorbamızı sipariş verip yoldan gelip geçeni izlemeye başladık. Bir büyük bira 16000 VND yani 0.68 Dolar.
Madame Thu (Lokasyon)
Hue’nin inanılmaz güzel bir mutfağı var. Hanoi’de daha uzun süre kaldığımız için daha çok keyif almış olabiliriz ama Hue’nin sunduğu lezzetlerin de aşağı kalır yanı yok bence. Çok güzel yorumları olan bu restoranda bir çok lezzeti aynı anda deneyebileceğiniz set menüler sunuyor. Biz 2 kişilik 300000 VND’ye (12.88 Dolar) set menu 3’ü aldık. Sırayla gelen yemekler çok hoşumuza gitti, soğumalarına izin vermemiş olduk. Yanlarında gelen soslar efsane. Doymayız gibi gelmişti ama sonunda oldukça keyif aldık doğrusu.
Taboo Pub (Lokasyon)
Bir önceki gece ikinci katına iliştirilmiş minibüsün üzerindeki “dont worry be happy” yazısını görüp çok beğenmiştim. Bu sefer bir de içini görelim dedik. Hindistan cevizli soğuk kahvesi muhteşem.