Zwegabin Dağı’na tırmanmaya karar verdiğimizde bu kadar güzel kareler keşfedeceğimizden bihaberdik. 722 metre yüksekliğindeki zirveye ulaşmak için ilerlerken, arkamızı dönüp her baktığımızda manzara büyüleyiciydi. 2 saat çıkış, 1 saat iniş sürüyor dediklerinde biz yarı zamanda çıkarız dediğimize pişman olduk, pagodaya ulaşmamıza 20 basamak kala son 15 dakikasını dinlenerek iki saati doldurduk.
Sabah erkenden otelimizden motosikletimizi kiralayıp yola koyulduk. Zwegabin dağının iki tane tırmanış noktası varmış bir tanesi dağın güneyinde diğeri doğusunda. Güney girişi aynı zamanda buda heykellerinin olduğu bahçeden başladığı için biz burayı tercih ettik ve yaklaşık 20 dakikalık bir yolculuk sonrası girişe ulaştık. Giriş ücreti 4000 Kyat.
Lumbini (Buda) Bahçesi (Lumbini Buddha Garden)
1121 tane Buda Heykelinin bulunduğu Zwegabin Dağına tırmanmak için başlangıç noktası diyebiliriz. Giriş ücretini verdikten sonra dağın eteğine ulaşana kadar yol boyunca eşlik ediyorlar.
Yol üzerindeki Pagoda
Yaklaşık yarım saat geçtikten sonra baştaki hızlı temponuzu düşürüp, sabit hızda nefes alıp vermeye başlıyorsunuz. Vücut ısınız dengeleniyor. Tam pagodanın yanından geçtiğiniz anda bir serinlik fark ediyorsunuz. Burası beş dakikalık mola için muhteşem bir yer.
Yolun 4’te 1’i bitti…
Pagodayı geçip ilerlerken yolda böyle bir tabela görüyorsunuz. Biz sağdan devam ettik, sol taraf da aynı yere çıkar mıydı acaba?
Durmak yok yola devam, manzara güzel
Minik Molalar…
Son 15 dakika baya zorluyor. İnişi yolunda olanlar arada insanlar az kaldı, geldiniz diye moral veriyorlar. Torunlarının yardımı ile dağa tırmanan teyzeler, amcalar görüp biraz imreniyor insan. Yol boyunca su satan iki dükkan vardı. Bir de tepede yiyecek, içecek satan bir dükkan daha var tam ayakkabılarınızı çıkartıp pagodaya ulaştığınız yerde. Su şişesinin tanesi 1000 Kyat. Normalde 200 Kyat ama buraya kendileri çıkarıyorlarsa hak ediyorlar diye düşünüyor insan. Yukarıda bir restoran da mevcut.
Sonunda Zirve
Zwekabin Pagoda’ya ulaşıp bulduğumuz gölgeye kendimizi atıp biraz dinleniyoruz sonrasında da manzaranın keyfini çıkartıyoruz. Pagodada monklar yaşıyorlar. Eskiden turistlerin de kalmasına izin veriliyormuş ama şimdi yabancılar kalamaz tabelası asılı.
Dönüş Yolu
İniş daha hızlı oluyor. Bir önceki günden bisiklet turuna katıldığımız için bacaklarımız artık bizi taşıyamayacak diye korktuğumu itiraf etmem lazım. Yorgun argın aşağı inerken bir adam bizi görünce ayağa kalkıp hemen yanımıza geliyor. Hoşgeldiniz, nerelisiniz diyor? Sonrasını pek hatırlamıyorum yorgunluktan, gülümsedim ve çok teşekkür ederim dedim uzaklaştım. Myanmar’da hep gülümsedik çünkü. İnanılmaz güzel günler geçirdik Hpa-An’da, belki bir gün yine geliriz.